2 Mart 2015 Pazartesi

Merdivenden rafa dönüşüm hikayesi

 


Bilmiyorum bundan ne kadar süre önceydi. Galiba pinterestte veya belki instagramda gördüm. 2-3 basamaklı bir merdiven elde boyanıp saksı rafı olarak düzenlenmişti. O gün aklıma yer etti. Bulursam büyükçe bir merdiven edinip raf olarak düzenlemeye karar verdim. Geçtiğimiz üç gün içinde bu projeyi hayata geçirme imkanı buldum. Tam kafamdaki gibi bir merdiven bulup 3 gün süren uğraşlar sonucunda bu şekli vermeyi ve onun için düşündüğüm yere yerleştirmeyi başardık.


Burada merdivenin orjinal halini görüyorsunuz. Yüksekliği herhalde 2 metre civarında. Fiyatı 130 TL idi. Pazarlıkla 110 TL'ye aldım.  

Her işte olduğu gibi bu işte de asistan desteği şart :) İyi yetişmiş, kalifiye ve görevini şevkle yapan bir asistan her zaman en büyük desteğinizdir :) İki fırçamız vardı. Alt katları minik asistanım boyadı. Üst katları ben boyadım. Gerçi asistanım okuldan gelir gelmez bunu görüp okul eşofmanlarını bile çıkarmadan boyaya dalınca okula boyacı çırağı görünümlü eşofmanlarla gitme durumuyla burun buruna kaldı ama neyseki yıkanınca lekeler çıktı. Sonraki aşamalarda eski püsküleri giyinip bir de önlük takmaya ikna ettim :)

Bir tarafı boyanmış haliyle merdivenimiz böyleydi. Güneşe kurumaya çıkarttım ama boya çabuk kurudu şansımıza (Polisan - mat beyaz boya kullandım) Ayak uçlarını en son boyadık.

Merdiveni kullanacağım yerdeki alana göre merdivenin ayak açıklığına göre her bir rafın ölçülerini hesaplayıp Koçtaş'a giderek burada gördüğünüz 5 plakayı kestirdim. Toplam 20 TL tuttu. Burada da boyamadan önce ölçüler doğru kesilmiş mi diye kontrol ediyorum.

Her iki ayağın ve ara rafların boyanmış ve çivilenmiş, daha doğrusu rafımızın bitmiş halini görüyorsunuz. Kuruma işlemi için yine güneşe çıkardım ama açık havada kurutma imkanı olmayanlar kesinlikle endişelenmesin, iç mekanda da rahatlıkla ve hızla kuruyor.


Ve yerine yerleştirip dekore etme zamanı ki bu kısım çok keyifli oldu. Kızımın 6. yaş doğum gününden bu yana sarkıt şeklinde dekoratif olarak kullandığım ponponların ve kağıt fanların altına yerleştirdim.


Sukulentlerim ve biblolarım baş köşede yerlerini aldılar. Evdeki kaktüs ve sukulent sayısı minik bir satış reyonu açacak sayıya vardı ama bu güzelliklerin fiyatları çok değişiyor ve kimi yerler fazla yüksek fiyattan veriyor. Pendik'ten Kartal'a giderken sağda 'Yalova Bahçecilik' adında bir çiçekci var. Orası benim şimdiye kadar gördüğüm en hesaplı satışı yapıyor. Son gidişimde oradan 8 sukulent 2 kaktüs ve fotoda gördüğünüz beyaz kaktüs aranjmanı aldım.  
 




  
İşte son durum böyle. Birşeyi yapıp da 'bunu ben yaptım' diyebilmenin keyfi çok başka. Hem yapma aşamaları çok güzel, insanı dinlendiriyor, eğlendiriyor; hem de yaptıktan sonraki kullanımı keyifli. Fırça, çivi, çekiç vb gibi yan malzemelerim vardı, o yüzden onlar için bir fiyat veremiyorum fakat bu gördüğünüz 2 metrelik raf; 110 TL merdiven, 20 TL ahşap plakalar ve 21 TL boya olmak üzere toplam 151 TL'ye geldi. Ekonomikliği ve benim evime özel olması da işin cabası. Bu arada geçtiğimiz günlerde asistanımın odasının bir kısmını da duvar kağıdı ile kapladık. Duvarın o tarafı çizikler, yapıştırılıp çıkarılmış şeylerin izleriyle doluydu. Kağıtla o bezeleri kamufle etmeyi hedeflemiştik ve çok da güzel oldu. O süreci de benzer uygulama düşünüp de fikir arayanlar için ayrıca yazacağım. Sevgiler ve iyi haftalar herkese.